İddet (Bekleme) Süresinin Kaldırılması | Avukat Yasemin Aslanbay

İddet (Bekleme) Süresinin Kaldırılması

İddet (Bekleme) Süresinin Kaldırılması

İddet süresinin kaldırılması, boşanmış veya dul kalmış kadınların yeniden evlenebilmesi için beklemek zorunda olduğu 300 günlük sürenin mahkeme kararıyla iptal edilmesi işlemidir. Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesine göre, kadının hamile olmadığını sağlık raporu ile kanıtlaması halinde iddet süresi kaldırılabilir ve resmi nikah işlemleri gerçekleştirilebilir. Peki, iddet süresinin kaldırılması için hangi adımlar izlenmeli ve süreç nasıl ilerler? İşte merak edilen detaylar…

İçindekiler

İddet Süresi Nedir?

İddet süresi, boşanmış veya dul kalan bir kadının yeniden evlenebilmesi için beklemesi gereken yasal süredir. Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi uyarınca, boşanan veya eşi vefat eden kadınlar için belirli bir süre boyunca evlenme yasağı bulunmaktadır. Bu bekleme süresi, olası soybağı karışıklıklarını önlemek amacıyla düzenlenmiştir.

İddet süresi, hukuki bir zorunluluk olup belirli durumlarda mahkeme kararıyla kaldırılabilir. Kadının hamile olmadığını sağlık raporuyla kanıtlaması halinde, bu süre mahkeme tarafından iptal edilebilir ve kadının yeniden evlenmesi mümkün olur.

Türk Medeni Kanunu’nda İddet Süresi

Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesine göre, boşanan kadının yeniden evlenebilmesi için 300 günlük bir bekleme süresi öngörülmüştür. Eğer kadın bu süre dolmadan evlenmek istiyorsa, mahkemeye başvurarak iddet süresinin kaldırılması davası açabilir. Eğer kadın doğum yapmışsa, iddet süresi kendiliğinden sona erer.

Bu düzenlemenin temel sebebi, çocuğun soybağının netleşmesini sağlamaktır. Ancak günümüzde gelişen tıbbi imkânlar sayesinde hamilelik durumunun kısa sürede tespit edilebilmesi nedeniyle, iddet süresi kaldırma davaları daha hızlı sonuçlanmaktadır.

 İddet Süresinin Amacı ve Hukuki Gerekçesi

 İddet Süresinin Temel Amacı

İddet süresi, çocuğun soybağı ile ilgili karışıklıkları önlemek amacıyla getirilen bir düzenlemedir. Boşanma veya eşin ölümü sonrasında, kadının hamile olabileceği ihtimali göz önünde bulundurularak, doğacak çocuğun babasının kim olduğunun kesinleşmesi hedeflenmektedir.

Bu süre boyunca kadının yeniden evlenmesi yasaklanarak, soybağı hukuku açısından doğabilecek karışıklıkların önüne geçilmektedir. Ancak günümüzde, modern tıp sayesinde gebeliğin erken teşhisi mümkün olduğu için iddet süresi kaldırma davaları sıkça açılmaktadır.

Soybağı Karışıklığını Önleme İşlevi

İddet süresinin en önemli işlevlerinden biri, çocuğun babasının kimliğini netleştirmektir. Eğer bir kadın, boşandıktan kısa süre sonra başka biriyle evlenirse ve hamile olduğu ortaya çıkarsa, doğacak çocuğun biyolojik babasının belirlenmesi konusunda hukuki sorunlar yaşanabilir.

Bu gibi durumların önüne geçmek amacıyla iddet süresi uygulanmaktadır. Ancak kadının hamile olmadığının sağlık raporu ile kesin olarak kanıtlanması durumunda, mahkeme kararıyla bu sürenin kaldırılması mümkün hale gelir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve İddet Süresi Kararı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), iddet süresi uygulamasının kadın hakları açısından bir ayrımcılık oluşturup oluşturmadığını değerlendirmiştir. Türkiye’deki mevcut düzenleme, bazı hukuki tartışmalara yol açsa da, mahkemeler iddet süresini kaldırma yönünde esnek kararlar verebilmektedir.

AİHM’e göre, iddet süresinin amacı hukuki karışıklıkları önlemek olsa da, modern tıbbi yöntemlerle bu gerekliliğin ortadan kalktığı savunulmaktadır. Bu nedenle, Türkiye’de de iddet süresi kaldırma davaları yaygın bir şekilde açılmaktadır.

İddet Süresi Ne Zaman Başlar?

Boşanma Kararının Kesinleşmesi ve Sürecin Başlaması

İddet süresi, boşanma davasının mahkeme tarafından kesinleştiği tarihten itibaren başlamaktadır. Boşanma kararının kesinleşmesi şu aşamalardan sonra gerçekleşir:

  • Mahkeme boşanma kararını verdikten sonra taraflara tebliğ edilir.
  • Eğer taraflardan biri istinaf veya temyiz yoluna gitmezse, karar 2 hafta içinde kesinleşir.
  • Kesinleşme kararının ardından nüfus kayıtlarına işlenir ve iddet süresi başlamış olur.

İddet süresi, mahkeme kararının kesinleşme tarihi baz alınarak hesaplanmaktadır. Eğer taraflardan biri karara itiraz ederse, temyiz süreci tamamlanana kadar iddet süresi başlamaz.

Ölüm Halinde İddet Süresi Başlangıcı

Kadının eşi vefat ettiğinde, iddet süresi eşin ölüm tarihinden itibaren başlar. Boşanma ile ölüm arasındaki fark, ölüm halinde kadının bekleme süresi dolmadan evlenmesinin yasak olmasıdır.

Ölüm sonrası iddet süresi 300 gün olarak belirlenmiştir. Ancak, kadın sağlık raporu ile hamile olmadığını kanıtlayarak mahkemeye başvurursa, bu süre mahkeme kararıyla kaldırılabilir.

İstinaf ve Temyiz Süreçlerinin Etkisi

Eğer boşanma davası istinaf veya temyiz yoluna taşınmışsa, iddet süresi kararın kesinleşme tarihine kadar başlamaz. Yani:

  • İlk derece mahkemesi boşanma kararı verse bile, taraflardan biri itiraz ederse, dosya istinaf mahkemesine gider.
  • İstinaf sürecinde karar onaylanmazsa, dava Yargıtay’a taşınabilir.
  • Yargıtay’ın kesin kararı vermesiyle boşanma kesinleşmiş olur ve iddet süresi başlamış sayılır.

Bu nedenle, iddet süresinin başlaması için boşanma kararının kesinleşmesi zorunludur. Eğer taraflar süreci hızlandırmak istiyorsa, istinaf veya temyiz hakkından feragat edebilirler. Böylece boşanma kararı daha hızlı kesinleşir ve iddet süresi hemen başlar.

İddet Süresi Nasıl Hesaplanır?

Boşanma Kararının Kesinleşme Tarihine Göre Hesaplama

İddet süresi, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren hesaplanır. Mahkeme boşanma kararı verdikten sonra, taraflara tebliğ edilir ve eğer itiraz edilmezse karar iki hafta içinde kesinleşir. Kesinleşen boşanma kararının ardından nüfus müdürlüğüne bildirim yapılır ve iddet süresi başlamış olur.

İddet süresi 300 gün olarak belirlenmiştir. Ancak, kadının hamile olmadığını sağlık raporu ile kanıtlaması halinde bu süre mahkeme tarafından kaldırılabilir. Kadın, mahkemeye başvurarak bu süreyi kısaltabilir ve yeniden evlenme hakkı elde edebilir.

Doğum Durumunda İddet Süresinin Sona Ermesi

Eğer kadın, iddet süresi içinde doğum yaparsa, sürenin sona erdiği kabul edilir. Çünkü doğum gerçekleştiğinde çocuğun soybağı ile ilgili hukuki belirsizlik ortadan kalkar. Doğumdan sonra kadının tekrar evlenmesi için herhangi bir bekleme süresi gerekmez.

Bu nedenle, iddet süresinin sona ermesi için 300 gün beklemek yerine doğum yapıldığında süre kendiliğinden sona ermiş sayılır. Ancak, doğum tarihinin resmi olarak belgelenmesi ve nüfus kaydına işlenmesi gereklidir.

İddet Süresi Hangi Durumlarda Kaldırılabilir?

Kadının Hamile Olmadığını Kanıtlaması

İddet süresinin kaldırılması için en yaygın yöntem, kadının hamile olmadığını sağlık raporu ile kanıtlamasıdır. Bu durumda kadın, tam teşekküllü bir devlet hastanesinden veya adli tıp kurumundan alacağı gebelik testi sonucu ile mahkemeye başvurabilir. Mahkeme, raporu inceledikten sonra iddet süresinin kaldırılmasına karar verebilir.

Sağlık raporu mahkemeye sunulduktan sonra, hakim genellikle kısa süre içinde karar verir ve kadın yeniden evlenebilir hale gelir. Sürecin hızlanması için dilekçe ve belgelerin eksiksiz hazırlanması gerekmektedir.

Boşanan Eşlerin Tekrar Evlenmek İstemesi

Boşanan eşler, tekrar evlenmek istediklerinde iddet süresini beklemek zorunda değildir. Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi, boşanan çiftlerin tekrar evlenmeleri halinde iddet süresinin uygulanmasına gerek olmadığını belirtmektedir. Yani, boşandıktan sonra aynı kişiyle evlenmek isteyen kadın, doğrudan evlilik işlemlerine başlayabilir.

Bu durumda herhangi bir mahkemeye başvurmaya gerek yoktur, sadece nüfus müdürlüğüne başvurularak evlilik işlemleri gerçekleştirilebilir.

İddet Süresi İçinde Doğum Gerçekleşmesi

Kadın, iddet süresi içinde doğum yaparsa, bekleme süresi otomatik olarak sona erer. Çünkü iddet süresinin amacı çocuğun soybağını korumaktır ve doğum gerçekleştiğinde bu belirsizlik ortadan kalkar. Bu nedenle kadın, doğum sonrasında bekleme süresi olmaksızın evlenebilir.

Doğum belgesinin nüfus müdürlüğüne iletilmesi ve yeni doğan çocuğun kaydedilmesi işlemlerinin ardından, evlilik işlemleri için herhangi bir engel kalmaz.

İddet Süresinin Kaldırılması Davası Nasıl Açılır?

İddet Süresinin Kaldırılması İçin Gerekli Şartlar

İddet süresinin kaldırılması için mahkemeye başvuran kadının aşağıdaki şartları sağlaması gerekmektedir:

  • Hamile olmadığını kanıtlayan sağlık raporu alması
  • Yetkili Aile Mahkemesi’ne başvuru yapması
  • Gerekli evrakları eksiksiz olarak sunması

Bu şartlar sağlandığında, mahkeme kısa sürede iddet süresinin kaldırılmasına karar verebilir ve kadın yeniden evlenme hakkını elde edebilir.

Mahkemeye Başvuru Süreci

İddet süresinin kaldırılması için başvurular Aile Mahkemesi’ne yapılır. Başvuru süreci şu adımları içerir:

  1. Sağlık raporu alınması
  2. İddet süresinin kaldırılması dilekçesinin hazırlanması
  3. Aile Mahkemesi’ne başvurunun yapılması
  4. Mahkemenin karar vermesi

Mahkeme süreci genellikle hızlı ilerler ve başvuru yapıldıktan sonra kısa süre içinde sonuçlanır.

İddet Süresinin Kaldırılması İçin Gerekli Belgeler

Mahkemeye başvuru sırasında şu belgeler gereklidir:

  • Kimlik fotokopisi
  • Boşanma kararının kesinleşme belgesi
  • Hamile olunmadığını gösteren sağlık raporu
  • İddet süresinin kaldırılması talebiyle yazılmış dilekçe

Bu belgeler eksiksiz olarak hazırlandığında mahkeme başvuruyu kabul eder ve süreci hızlandırır.

Hamilelik Durumunun Tespiti ve Mahkeme Süreci

Sağlık Raporu Alım Süreci

Kadının hamile olmadığını kanıtlamak için bir devlet hastanesinden ya da adli tıp kurumundan resmi sağlık raporu alması gerekmektedir. Bu rapor, mahkemeye sunulmadan önce onaylanmalı ve resmi bir belge niteliğinde olmalıdır.

Mahkemenin Sağlık Raporu Değerlendirmesi

Mahkeme, sunulan sağlık raporunu inceledikten sonra, genellikle başka bir delile ihtiyaç duymaz. Ancak, mahkeme gerekli görürse ek rapor talep edebilir. Eğer rapor açık ve net bir şekilde hamilelik bulunmadığını gösteriyorsa, iddet süresi kaldırılır.

Mahkemenin Kesin Karar Süreci

Mahkeme, sağlık raporunu inceledikten sonra genellikle tek celsede karar verir. Karar, resmi kayıtlara geçtikten sonra kadın nüfus müdürlüğüne başvurarak evlilik işlemlerini gerçekleştirebilir.

İddet Süresinin Kaldırılması Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Hangi Mahkemeye Başvurulmalı?

İddet süresinin kaldırılması için görevli mahkeme Aile Mahkemesi’dir. Başvurular, kadının ikamet ettiği bölgedeki Aile Mahkemesi’ne yapılmalıdır.

Yetkili Mahkeme Belirleme Kriterleri

Yetkili mahkeme, kadının ikamet ettiği yer mahkemesi veya boşanma davasının görüldüğü mahkeme olabilir. Kadın, kendisine en yakın mahkemeye başvurabilir.

Başvurunun hızlı bir şekilde sonuçlanması için dilekçenin eksiksiz hazırlanması ve gerekli belgelerin tam olarak sunulması önemlidir.

İddet Süresi Dolmadan Kadın Yeniden Evlenebilir mi?

İddet Süresinin Kaldırılması Sonrası Evlenme Süreci

İddet süresi mahkeme kararıyla kaldırıldıktan sonra, kadın resmi olarak evlenme hakkını elde eder. Mahkemeden alınan iddet süresinin kaldırılmasına dair karar, nüfus müdürlüğüne bildirilir ve böylece evlilik başvurusu yapılabilir. Bu süreç genellikle şu adımlardan oluşur:

  1. Mahkeme kararının kesinleşmesi
  2. Kararın nüfus müdürlüğüne işlenmesi
  3. Yeni evlilik için gerekli belgelerin hazırlanması
  4. Evlilik başvurusunun yapılması ve nikah işlemlerinin tamamlanması

Bu aşamalar tamamlandıktan sonra kadın, herhangi bir bekleme süresi olmadan resmi olarak evlenebilir.

İddet Süresi Dolmadan Evlilik Başvurusu Yapılabilir mi?

İddet süresi dolmadan evlenmek isteyen bir kadın, ancak mahkemeden iddet süresinin kaldırılmasına yönelik karar aldırarak evlilik başvurusu yapabilir. Eğer kadın mahkemeye başvurmadan evlenme işlemlerini gerçekleştirmeye çalışırsa, evlilik başvurusu nüfus müdürlüğü tarafından reddedilir. Çünkü sistemde kadının bekleme süresi devam ettiği görülecektir.

Eğer iddet süresi dolmadan evlilik başvurusu yapılmışsa, öncelikle mahkemeye başvurularak bu sürenin kaldırılması gerekmektedir. Bu karar alındıktan sonra nüfus müdürlüğüne başvurularak evlilik işlemleri tamamlanabilir.

İddet Süresine Uymamanın Sonuçları

İddet Süresine Uymadan Yapılan Evliliklerin Geçerliliği

İddet süresi dolmadan veya mahkemeden iddet süresinin kaldırılmasına yönelik karar alınmadan yapılan evlilikler geçerli değildir. Nüfus müdürlüğü tarafından yapılan incelemede, kadının iddet süresinin dolmadığı anlaşılırsa evlilik işlemi reddedilir.

Eğer bir hata sonucu nikah işlemi gerçekleşirse, bu evlilik iptal edilebilir ve taraflar hukuki yaptırımlarla karşılaşabilir. Bu nedenle, iddet süresi dolmadan evlenmek isteyen kadınların mutlaka mahkemeye başvurarak sürenin kaldırılmasını sağlamaları gerekmektedir.

Soybağı Karışıklığı ve Hukuki Sonuçları

İddet süresine uymadan yapılan evlilikler, çocuğun soybağı açısından hukuki karışıklıklara yol açabilir. Türk Medeni Kanunu’na göre, evlilik içinde doğan çocuğun babası resmi olarak kadının eşi olarak kabul edilir. Eğer kadın iddet süresi içinde başka biriyle evlenmişse ve bu evlilik sırasında doğum gerçekleşirse, çocuğun babasının kim olduğu konusunda hukuki sorunlar yaşanabilir.

Bu tür durumlar mahkemeye taşındığında, çocuğun babasının belirlenmesi için DNA testi yapılabilir. Ancak sürecin karmaşıklığı nedeniyle, iddet süresine uygun hareket etmek ve mahkeme kararına göre işlem yapmak en güvenli yöntemdir.

Erkekler İçin İddet Süresi Var mı?

Erkekler İçin İddet Süresinin Uygulanmama Nedeni

Türk hukukunda erkekler için iddet süresi uygulanmamaktadır. Bunun sebebi, iddet süresinin temel amacının kadının hamile olup olmadığını tespit etmek ve soybağı karışıklığını önlemek olmasıdır. Erkekler için böyle bir biyolojik durum söz konusu olmadığından, herhangi bir bekleme süresi öngörülmemiştir.

Bu durum, bazı hukukçular tarafından eşitlik ilkesine aykırı olarak değerlendirilse de, yasal düzenlemelerde erkekler için iddet süresine dair bir hüküm bulunmamaktadır.

Hukuki Eşitlik ve İddet Süresi Tartışmaları

Kadınlara uygulanan iddet süresinin erkekler için geçerli olmaması, hukuki eşitlik açısından zaman zaman tartışma konusu olmaktadır. Kadın hakları savunucuları, modern tıbbın gelişmesiyle birlikte hamilelik durumunun kısa sürede belirlenebildiğini ve bu nedenle iddet süresinin kaldırılması gerektiğini savunmaktadır.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve uluslararası hukukta bu konuda farklı yaklaşımlar bulunmaktadır. Türkiye’de iddet süresi uygulaması halen yürürlükte olup, bu sürecin kaldırılması veya eşitlenmesi yönünde henüz yasal bir değişiklik yapılmamıştır.

İddet Süresinin Kaldırılması Davası Ne Kadar Sürer?
İddet Süresinin Kaldırılması Davası Ne Kadar Sürer?

İddet Süresinin Kaldırılması Davası Ne Kadar Sürer?

Mahkeme Sürecinin Ortalama Tamamlanma Süresi

İddet süresinin kaldırılması davası, genellikle hızlı sonuçlanan davalar arasında yer almaktadır. Mahkeme sürecinin uzunluğu, mahkemenin iş yoğunluğu, delil inceleme süresi ve başvurunun eksiksiz yapılması gibi etkenlere bağlıdır. Genellikle 1 ila 3 hafta içinde mahkeme kararı çıkmaktadır. Ancak, mahkemenin iş yüküne bağlı olarak bu süre birkaç aya kadar uzayabilir.

Başvurunun hızlı sonuçlanabilmesi için dilekçenin eksiksiz hazırlanması, gerekli sağlık raporunun alınması ve mahkemeye doğru şekilde sunulması gerekmektedir. Hakim, belgeleri inceledikten sonra genellikle tek celsede karar verir ve karar kesinleştikten sonra kadın evlilik başvurusu yapabilir.

Hukuki İşlemleri Hızlandırmak İçin Öneriler

Mahkeme sürecini hızlandırmak için şu adımlara dikkat edilmelidir:

  • Eksiksiz belge hazırlama: Kimlik fotokopisi, boşanma kararının kesinleşme belgesi ve hamile olunmadığını gösteren sağlık raporu başvuru öncesinde hazır olmalıdır.
  • Doğru mahkemeye başvurma: Başvurunun kadının ikamet ettiği veya boşanmanın gerçekleştiği Aile Mahkemesi’ne yapılması gerekmektedir.
  • Sağlık raporunu erken almak: Hamile olunmadığını kanıtlayan raporun önceden alınması, süreci hızlandıracaktır.
  • Mahkemeye eksiksiz dilekçe sunma: İddet süresinin kaldırılması için yazılacak dilekçenin açık ve net olması, davanın hızla sonuçlanmasını sağlayacaktır.

Bu adımlara dikkat edildiğinde, mahkeme süreci kısa sürede tamamlanabilir ve iddet süresi kaldırılabilir.

İddet Süresi Kaldırma Dilekçesi Nasıl Yazılır?

İddet Süresi Kaldırma Dilekçesinde Bulunması Gerekenler

İddet süresi kaldırma dilekçesi, mahkemeye sunulacak resmi bir belgedir ve belirli unsurları içermelidir:

  • Mahkemeye hitaben yazılmış resmi dilekçe formatında olmalıdır.
  • Başvuruda bulunan kişinin kimlik bilgileri (Ad, Soyad, T.C. Kimlik Numarası) eksiksiz yazılmalıdır.
  • Boşanmanın kesinleştiği tarih ve karar numarası belirtilmelidir.
  • Hamile olunmadığını gösteren sağlık raporu dilekçeye eklenmelidir.
  • İddet süresinin kaldırılma talebi açık ve net şekilde ifade edilmelidir.
  • Dilekçenin sonunda başvuru sahibinin imzası bulunmalıdır.

Bu unsurları içeren eksiksiz bir dilekçe, mahkeme tarafından hızlı bir şekilde değerlendirilecektir.

Örnek Dilekçe Metni

T.C. [İlgili Şehir] AİLE MAHKEMESİ’NE

DAVACI: [Ad Soyad, T.C. Kimlik No, Adres]
DAVALI: Nüfus Müdürlüğü
KONU: İddet süresinin kaldırılması talebi hakkında.

Açıklamalar:
[Boşanma kararının kesinleştiği tarih] tarihinde kesinleşen boşanma kararım sonrası, Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi gereğince hakkımda iddet süresi uygulanmaktadır. Ancak, tam teşekküllü bir sağlık kuruluşundan almış olduğum [Sağlık Kurumu Adı] tarihli sağlık raporuna göre hamile olmadığım tespit edilmiştir.

Bu sebeple, iddet süresinin kaldırılması talebimin kabul edilmesini arz ederim.

Ekler:

  1. Boşanma kararının kesinleşme belgesi
  2. Hamile olunmadığını gösteren sağlık raporu
  3. Nüfus cüzdanı fotokopisi

Tarih: [Başvuru Tarihi]
İsim Soyisim: [Başvuru Sahibi]
İmza: [İmza]

Bu dilekçe örneği, mahkemeye sunulacak başvurular için temel format olarak kullanılabilir.

Sıkça Sorulan Sorular

İddet süresi kaldırılmadan evlilik yapılabilir mi?

Hayır, iddet süresi kaldırılmadan evlilik yapılması mümkün değildir. Nüfus müdürlüğü tarafından yapılan incelemede, iddet süresi devam ediyorsa evlilik başvurusu reddedilir. Ancak, mahkeme kararı ile iddet süresi kaldırıldıktan sonra evlilik işlemleri gerçekleştirilebilir.

İddet süresinin kaldırılması için avukat gerekli mi?

Hayır, iddet süresinin kaldırılması için avukat tutmak zorunlu değildir. Kadın, gerekli belgelerle birlikte kendi başına mahkemeye başvurarak süreci takip edebilir. Ancak, işlemlerin daha hızlı ve hatasız yürütülmesi için bir avukattan destek almak faydalı olabilir.

Mahkeme kararı kesinleşmeden evlilik işlemi yapılabilir mi?

Hayır, mahkeme tarafından verilen iddet süresinin kaldırılmasına ilişkin karar kesinleşmeden evlilik işlemleri başlatılamaz. Kararın nüfus müdürlüğüne bildirilmesi ve sistemde iddet süresinin kaldırılmış olarak görünmesi gerekmektedir. Bu süreç tamamlandıktan sonra evlilik işlemlerine başlanabilir.

Yorum Ekle

Avukat Yasemin Berna Aslanbay, 2015 yılında Ankara Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur. Avukatlık stajını bitirmesinin ardından yaptığı mesleki faaliyetlerinin ardından Aslan & Duran Hukuk Bürosu kurucu avukatı olarak meslek hayatına devam etmektedir.

İletişim

+90 552 846 9430
bilgi@avukatyaseminaslanbay.com
Kızılırmak Mah. Ufuk Üniversitesi Cad No: 18 Ambrosia Plaza Kat: 7 D: 58, 06530 Çankaya/Ankara

Takip Et